Tüp Bebek Tedavisi
Lazer Tedavileri
Gebelik
İnfertilite (Kısırlık)
Anasayfa
1 yıl boyunca korunmasız düzenli cinsel ilişkiye rağmen gebe kalınamaması durumudur. İnfertilite, çiftlerin %10-15’ini etkilemektedir. Sağlıklı çiftlerin yaklaşık %85-90‘ı (çoğu ilk 6 ay olmak üzere) 1yıl içinde gebe kalabilmektedir.
Halk arasında rahim filmi ya da kanal filmi olarak bilinen, rahim içerisi ve tüplerin görüntülenmesini sağlayan radyolojik bir tetkiktir. İşlem adet kanamasının 5 ile 11. günleri arasında rahim ağzından bir kanül yerleştirerek, rahim içerisine kontrast madde denilen bir sıvı verilerek röntgen filmi çekilmesi şeklinde gerçekleştirilmektedir.
Erkek infertilitelisini araştırmak için yapılan en önemli testdir. 3-5 günlük cinsel perhiz sonrası alınan semen örneğinde spermlerin konsantrasyonu, hareket derecesi, şekil bozukluklarının olup olmadığı incelenir. Testin sonucuna göre tedavi planını belirlenir.
Doğal yollardan gebelik sağlanamadığı ve aşılama gibi yöntemlerin başarısız olduğu durumlarda, anne ve baba adayının üreme hücrelerinin (yumurta ve spermin) laboratuvar ortamında birleştirilerek embriyo oluşturulması ve rahim içerisine nakil edilmesi işlemine denilmektedir.
İlk olarak anne adayına yumurtalarının büyümesi için ilaç tedavisi verilmekte, ardından yumurtalar belirli büyüklüğe ulaştığında anestezi altında yumurta toplama işlemi yapılmaktadır. Aynı gün baba adayından alınan semen örneği hazırlanarak mikroenjeksiyon yöntemi ile yumurta ve sperm hücresi birleştirilmektedir. Tedavisinin son basamağında laboratuvar ortamında oluşan embriyo 2., 3. yada 5. gün embriyosu olarak taze yada dondurulmuş embriyo transferi şeklinde anne adayının rahim içerisine transfer edilmektedir.
Tüp bebek tedavisinde hastaların özelliklerine göre kullanılan ilaç dozları değişebilmektedir. İlaç dozu, hastanın yumurtalık rezervine, yaşına, vücut kitle indeksine göre ayarlanmaktadır.
Türkiye de 35 yaş altındaki hastalarda ilk iki denemede sadece tek embriyo transferi yapılmaktadır. 35 yaş üstü veya önceden iki başarısız denemesi olan hastalarda, iki embriyo transferi yapılabilmektedir.
Tedavi sonrası oluşan gebeliklerin takibinde doğal yoldan oluşan gebeliklere göre farklılık yoktur. Gebelik takibi aynı şekilde yapılmaktadır. Doğum şekli ise doğal gebeliklerledeki değerlendirmeler ile aynıdır.
Bugünkü bilgiler ışığında bir hastaya yapılabilecek tüp bebek tedavisinde kesin bir sınırlama yoktur. Kadınlarda yumurta elde edilebildiği, erkekte de sperm bulunabildiği sürece tüp bebek tedavisi yapılabilir.
Bu konuda yapılan çalışmalarda, tekrarlayan tedaviler sonucunda yumurtalık rezervenin bozulduğuna, erken menapoza yol açtığına ya da jinekolojik kanserlere yol açtığına dair bir kanıt bulunmamıştır.
Tüp bebek tedavisinde başarıyı etkileyen en önemli faktör kadın yaşıdır. 35 yaşından sonra tüp bebek tedavisinin başarı oranı düşmekte bu oran 37 den sonra biraz daha artmakta, 40 yaşından sonra ciddi olarak gebelik oranları düşmektedir. 42 yaşın üstünde tüp bebek yapılan hastaların yüzde onundan azında gebelik elde edilebilmektedir. Literatüre baktığımızda tüp bebek yapılması için kesin olarak belirlenmiş bir üst sınır yoktur. Ancak 44-45 yaşından sonra gebelik şansı oldukça düşüktür.
İlaç tedavisi verilerek yumurtalar büyütüldükten sonra anestezi altında toplanmaktadır. Yumurtalar laboratuvar ortamında özel işlemlerden geçirildikten sonra olgun (matür-M2) olan oositler dondurulmaktadır.
Ailede erken menapoz öyküsü olan, kontrollerde antral follikül sayısında azalma yada AMH denilen yumurtalık kapasitesini gösteren kan tahlilinde düşüklük saptanan hastalarda rapor düzenlenerek yumurta dondurma işlemi yapılabilmektedir.
Gelişen hücre dondurma teknolojileriyle, donma çözme sonrası yumurtaların bozulma oranı oldukça düşüktür. Önemli bir nokta da ne kadar genç yaşta ve çok sayıda yumurta dondurulursa, çözme sonrası gebelik şansı o kadar yüksek olacaktır.
Mona Lisa touch lazer ile yapılan vajinal lazer tedavileri ağrısızdır. İşlem esnasında anestezi yada kremlere ihtiyaç duyulmaz.
Ortalama işlem süresi 15-20 dakikadır. İşlem sonrası günlük hayata rahatlıkla devam edilir.
Tedaviler genellikle 2-3 seans olarak planlanmaktadır. Ancak bu sayı hastanın şikayeti ve muayenesine göre değişmektedir.
İşlem sonrası ortalama 3 günlük ilişki yasağı vardır. Dokunun iyileşmesi açısından bu süre önemlidir.
Vajinal lazer tedavisinin beklenen etkisi 4 hafta içerisinde oluşacağınan, seans aralarında en az 4-6 hafta olmalıdır.
İlaç kullanımı gerekmemektedir.
Tedavi öncesi son 1 yıl içerisinde yapılmış smear testi olması gereklidir. Ayrıca uygulama öncesi vajinal kanama ve enfeksiyonun olmadığı muayene ile değerlendirilmelidir.
Vajinal dokuya lazer ışını ile verilen hasar sonrasında dokudaki fibroblast denilen hücrelerden kollajen yapımı artması ve bu alanlarda yeni damar oluşumu ile dokunun kanlanmasında artış hedeflenmektedir. Böylece yeni kollajen artışı ile dokuda sıkılaşma, kanlanmada artış ile his artışı olmaktadır.
Özellikle stres tipi basınç artışı ile olan idrar kaçırması olan hastalarda dokudaki sıkılaşmaya bağlı olarak idrar kaçırma şikayetleri tedavi edilmektedir.
İşlem öncesi dış genital bölgeye lokal anestezik krem sürülerek dokunun uyuşması sağlanır. Ardından işlem sonrası kızarıklık ve ödemi azaltmak amacı ile buz ile baskı yapılması iyi olacaktır. İşlem yapılacak alanın sınırlarının belirlenmesi ve ayrıca bu alanda enfeksiyon yada açık yara olmaması gerekmektedir.
Ortalama işlem süresi 20-30 dakikadır.
İşlem sonrası sıkı ve sentetik iç çamaşırı giyilmesi önerilmemektedir. 1 hafta süresince işlem alanında kızarıklık ve hassasiyet olabilmektedir. Bu dönemde hassasiyeti azaltacak kremler kullanılması daha rahat bir iyileşme dönemi sağlayacaktır.
Renk açma işlemi seans sayısı, kişinin ten rengi ve istenilen açma derecesine göre belirlenmelidir. Her hastada farkılı seans ihtiyacı olacağı özellikle belirtilmelidir. Ortalama 2-3 seans yeterli olmaktadır.
Seans araları en az 4 hafta olmalıdır.
İşlem süresi doğum çatlağı bulunan alanın genişliğine bağlı olarak ortalama 30 dk sürmektedir.
Öncesinde uygulanan lokal anestezi krem ile ağrı hissedilmez.
İşlem süresinde herhangi bir zarar verici ajan kullanılmadığından emzirme döneminde rahatlıkla uygulanabilmektedir.
İşlem sonrası erken dönemde uygulama alanda kızarma ve hassasiyet görülebilir. Ortalama yanıt 4 hafta sonra görülmektedir.
Hastanın çatlak yapısı ve rengine bağlı olarak ortalama 3-4 seans yapılması önerilmektedir. Ancak ilk seanstan sonra bile yanıt alınmaktadır.
Rahim içerisinde yerleşmesi gereken gebelik ürünün olması gereken yer dışında bulunması durumudur.
Yaklaşık %95 i tüplerde bulunur. Tüp içerisinde en sık ampulla dediğimiz uç kısmında rastlanmaktadır. Bunun dışında yumurtalıklar, karın boşluğu, rahim ağzı ve sezaryen kesi alanında bulunabilmektedir.
Dış gebeliğin belirti ve bulguları sıklıkla hafif veya hiç yoktur. Tanı öncelikle şüphe ile konulmaktadır. Kandaki beta HCG değerinin düzenli artmaması, kan değerine göre ultrasonda rahim içi kese görülmemesi ile tanı konulabilmektedir.
Önceki dış gebelik öyküsü yada tüplerde hasar yaratacak ameliyat öyküsü, infertilite ve yardımcı üreme teknikleri, tüplerde enfeksiyon, cinsel yolla bulaşan hastalık öyküsü, geçirilmiş apandisit, endometriozis hastalığına bağlı tüp etrafındaki yapışıklık durumlarında risk artmaktadır.
Dış gebelik geçirenlerde tekrarlama oranı daha yüksektir. (Yaklaşık %10 civarındadır.)
Dış gebelik tanısı kesinleştirildikten sonra ilaç tedavisi yada hastanın şikayetinin derecesine göre cerrahi tedavi yapılabilmektedir. Karın içi kanama, tüplerde yırtılma durumlarında acil ameliyat gerekmektedir.
Sizlere daha iyi bir hizmet sunabilmek için sitemizde çerezlerden faydalanıyoruz. Sitemizi kullanmaya devam ederek çerezleri kullanmamıza izin vermiş olursunuz. Çerez Politikası için Tıklayın !